Dersin Amacı | Bu derste yazılı söylemin okullardaki öğretimi ve öğrenimiyle ilgili konularda yeni bilgilere ulaşmak amacıyla büyük söylem birimlerinin öğrenilmesinde gerçek literatür aktivitelerinin rolü çerçevesindeki görüşlere yer verilmektedir. Bu amaçla yakın zamanda yapılan tarz çalışmalarıyla ortaya konulan bilgiler tanıtılmakta ve yazılı söylemin içeriğinin öğrenilmesini araştıran çalışmaların sonuçları tartışılmaktadır. Bu açıdan bu derste, öncelikle aşağıdaki sorular yanıtlanmaktadır:
1. Bilimsel bilgilendirici ve prosedürel metinlerin tarz özelliklerinin öğretilmesinin çocukların bu metinleri okuma ve yazma becerileri üzerindeki etkisi nedir? Bu etki ebeveynleri farklı eğitim seviyelerinde olan çocukları farklı etkiler mi?
2. Bu metinlerin gerçeklik derecesi ile dilsel özelliklerinin açıkça öğretilmesi işlemi, yani okuma-yazma aktiviteleri çocukların bu metinleri okuma ve yazma becerileriyle ilişkilendirilebilir mi? Bu etki farklı eğitim seviyesindeki ailelerden gelen çocukları farklı etkiler mi? |
Dersin İçeriği | Psikologlar dünyayı zihnimizde nasıl biçimlendirdiğimiz konusunda kaynağı çok derinlerde olan bir tartışmanın sınırlarından beslenen pek çok araştırmanın örneklerini verdiler. Örneğin, simge, işaret ve semboller bütünü olan sunumların zihinde nasıl geliştiği ve biçimlendiği sorusu çerçevesinde bir nesnenin gözümüzün önünde bulunmadığı durumda bile bu nesneyi ‘nesne devamlılığı’ ilkesi uyarınca bize hatırlatan şeyin ne olduğu konusunda çok sayıda çalışmanın bugün itibariyle de sürdürüldüğü bilinmektedir (Karakaş, 2003; Eysenck ve Keane, 2003, s. 241). Bununla birlikte “Dünyayı nasıl algılar ve nasıl görürüz?” sorusundan hareketle ‘oluşturduğumuz kavram ve algılar aracılığıyla bilgisi’ne ulaşan araştırmacılar, aslında düşünmenin ilk basamağı olan algılama evresi özellikleriyle karşılaşır. Düşüncenin ikinci basamağı (işlem basamağı) ise ilk bölümde oluşturulan algılarla ne yapılacağıdır. Bu durumda mantık bileşenleri, yalnızca ikinci basamakta kullanılabilir. Çünkü, üzerinde çalışmak için kavramlara ve algılara ihtiyaç duyacaktır. Örneğin, “Algılamanın olağanüstü bir biçimde çok basit bir deneyim olduğu gerçeği, çoklu ve üst üste gelen süreçler fikrini çürütmez.” görüşüne dayandırılan Metin Algısı Modeli (Kintsch ve van Dijk, 1978), metin algılama süreciyle hatırlama ve özetleme işlemlerinin altında yatan zihinsel süreçleri tanımlamak doğrultusunda üç grup işlemi özetleyen bir modelin ana hatlarını çizmektedir. Buna göre bir metnin anlamsal ögeleri, anlamlı bir bütün olarak organize olur; ki bu süreç, bazı ögelerin çoklu işlenmesi ve dolayısıyla ayrıntılı hatırlama ile sonuçlanır. İkinci grup işlemler, metnin tüm anlamını ana fikirde yoğunlaştırır. Bu işlemler, algılama sürecindeki hatırlama sonuçlarından yeni metinler türeten üçüncü bir işlemler grubu tarafından tamamlanır. Böylece, metinlerin anlamsal yapısı hem küçük ölçekli olarak (mikro düzeyde) hem de daha büyük ölçekli olarak (makro düzeyde) tanımlanabileceği gibi kısa süreli belleğin (izin verdiği ölçüde) sınırları içerisinde oluşan döngüsel bir süreç çerçevesinde (uyumlu) anlamsal bir metin temelinin de oluşturulmasının nedenidir. Dolayısıyla metinden öğrenmenin tam bir açıklaması, metinleri anlama ve daha sonra hatırlamayı kolaylaştıran (metinlerdeki) bilgileri betimleyen anılar oluşturarak, söz konusu metin ve dünya bilgilerinden beslenen zihinsel süreçlerin de tanımlanmasını gerektirmektedir. Örneğin, bu açıdan tanımlanması gereken çeşitli süreçlerin, kısa bir listesini çıkararak figürleştirmek amacıyla Kintsch ve van Dijk (1978), çalışan bellekteki anlam birimlerini birleştiren zihinsel kaynakların okuma-yazma süresi boyunca nasıl tahsis edildiğini saptamaya çalışmıştır. Yine, Britton, Glynn, Meyer ve Penland (1982), Britton ve Tesser (1982) ile Graesser, Hoffman ve Clark (1980) gibi araştırmacılar bilgi yapılarını andıran ve metindeki bilgileri süzmek ve ayırmak için bu yapıları kullananları ve etkili hatırlama için bilgi organize edicileri de içeren bir dizi süreci tanımlamaya çalışmıştır. Yukarıdaki açıklama ve tartışmaların metin/söylem dünyaları ve zihinsel kaynakların kullanımı bağlamında hangi süreç ve işlemleri içerdiğinin bu ders çerçevesinde sunulması hedeflenmektedir. |
Ders Kitabı / Malzemesi / Önerilen Kaynaklar | - Yalçın, G. Ü. (1996). Bilişbilim ve Metindilbilimi Bulguları Işığında Dil Eğitimi Üzerine Bir Araştırma. Ankara: Türk Hava Kurumu Matbaası.
- Chomsky, N. (2007). Demokrasi ve Eğitim, İstanbul: Bgst Yayıncılık
- Yaguello, M. (2008). Hayali Diller, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.
- Chomsky, N. (2002). Dil ve Sorumluluk, Ekin Yayınları.
- Köker, E. (2005). Kitapta Kurutulmuş Çiçekler, Ankara: Dipnot Yayınları.
- Corballis, M.C. (2003). İşaretten Konuşmaya, İstanbul: Kitap Yayınevi.
- Dilts, R. (1999). Dil İllüzyonları, İstanbul: Türkiye İş Bankası Yayınları.
- Vygotsky, L.S. (1998). Düşünce ve Dil, İstanbul: Toplumsal Dönüşüm Yayınları.
- Ong, W.J. (2003). Sözlü ve Yazılı Kültür Sözün Teknolojileşmesi. (Çev., Sema Postacıoğlu Banon). Metis Yayınları.
- Keçik, İ. (1992). İlkokul öğrencilerinin özet ve hatırlama metinlerinde bağdaşıklık sorunu. Dilbilim Araştırmaları. Ankara: Hitit Yayınevi, 71-75.
- Keçik, İ. ve Subaşı, L. (2004). Türkçe Sözlü ve Yazılı Anlatım. (Ed. Canan İleri). Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları.
|